Net OSGB Haberleriyle
Güncel Kalın
24K abone
İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili en güncel mevzuat değişiklikleri, uzman görüşleri ve sektörel gelişmelerden anında haberdar olun.

Bültenimize abone olarak iş yerinizin yasal uyumunu kolayca takip edin, çalışan sağlığı ve güvenliği konusunda hiçbir yeniliği kaçırmayın.

Çalışanların Gürültü Riskinden Korunması

İşyerinde gürültü, çalışan sağlığı ve iş verimliliğini olumsuz etkileyen önemli bir risk unsurudur. Gürültü kaynakları, sınır değerler, ölçüm yöntemleri ve korunma yolları hakkında detaylı bilgiler bu yazıda yer almaktadır.

İşyerinde gürültü, çalışanların hem fiziksel hem de psikolojik sağlığını doğrudan etkileyen önemli bir risk faktörüdür. Uzun süreli gürültüye maruz kalmak işitme kaybına, stres artışına ve iş verimliliğinin düşmesine yol açabilir. Bu nedenle işverenler, çalışanları gürültü riskinden korumak için yasal yükümlülükler taşır ve uygun önlemler almak zorundadır. 

İşyerinde Gürültünün Kaynakları 

Farklı sektörlerde gürültü seviyeleri değişiklik gösterir. İnşaat, imalat, madencilik, metal ve tekstil gibi alanlarda makineler, motorlar ve ekipmanlar yüksek gürültüye sebep olabilir. 

Ayrıca açık ofislerde çalışanların konuşmaları, telefonlar ve bilgisayar fanları gibi unsurlar da düşük seviyeli fakat sürekli gürültü kaynağıdır. Bu nedenle gürültü sadece endüstriyel ortamlarda değil, ofis ortamlarında da göz ardı edilmemelidir. 

Gürültünün Çalışan Sağlığına Etkileri 

Gürültüye uzun süre maruz kalmak, işitme sağlığı başta olmak üzere çok sayıda olumsuz etki yaratır. En sık görülen sorun işitme kaybıdır. Ancak bunun yanında şu etkiler de görülür: 

  • Yorgunluk ve stres 
  • Dikkat dağınıklığı 
  • Uyku bozuklukları 
  • Yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlıkları 

Bu etkiler, çalışanın hem işteki performansını hem de yaşam kalitesini düşürür. 

Psikososyal Etkiler 

Gürültü yalnızca fiziksel sağlığı değil, ruhsal dengeyi de olumsuz etkiler. Sürekli gürültüye maruz kalan çalışanlar öfke, kaygı, huzursuzluk ve motivasyon kaybı yaşayabilir. 

Psikososyal etkiler, iş kazası riskini artırırken işyerindeki ilişkilerin de zayıflamasına sebep olabilir. 

Gürültü Riskinin Belirlenmesi 

İşyerinde gürültü risklerinin yönetimi için ilk adım ölçüm yapmaktır. Yetkili kuruluşlar tarafından yapılan gürültü ölçümleri, çalışanların hangi seviyede risk altında olduğunu ortaya koyar. 

Ölçüm sonuçları işverenin alması gereken önlemleri belirler. Ayrıca risk değerlendirme raporlarında gürültü kaynaklarının belirlenmesi ve önceliklendirilmesi kritik önem taşır. 

Gürültü Ölçüm Sınırları 

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve ilgili yönetmeliklere göre çalışanların maruz kaldığı gürültü düzeyi belirli sınırları aşmamalıdır. 

  • Günlük maruziyet seviyesi: 87 dB(A) 
  • Alt eşik değer: 80 dB(A) 
  • Üst eşik değer: 85 dB(A) 

Bu değerlerin aşılması, işverenin teknik ve idari tedbirleri devreye sokmasını zorunlu kılar. 

İşyerinde Gürültüden Korunma Yöntemleri 

İşverenlerin gürültü riskini azaltmak için uygulayabileceği yöntemler şunlardır: 

  • Gürültü kaynağını ortadan kaldırmak veya sessiz ekipman tercih etmek 
  • Çalışma sürelerini kısaltmak veya vardiya düzenlemesi yapmak 
  • Çalışma alanlarını ses yalıtımı ile düzenlemek 
  • Kulaklık, kulak tıkacı gibi kişisel koruyucu donanımlar sağlamak 
  • Düzenli sağlık kontrolleri yapmak 

Bu önlemler, hem çalışan sağlığını korur hem de işverenin yasal yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlar. 

Kişisel Koruyucu Donanımın Önemi 

Kişisel koruyucu donanımlar, işyerinde gürültüden korunmada en pratik çözümlerden biridir. Özellikle gürültü kaynağının ortadan kaldırılamadığı işlerde kulak tıkacı veya kulaklık kullanımı hayati önem taşır. 

İşverenler, koruyucu donanımların doğru kullanımını öğretmek için çalışanlara düzenli eğitim vermelidir. 

Kulak Koruyucu Donanım Seçimi 

Kulak koruyucuların seçiminde dikkat edilmesi gerekenler: 

  • Gürültü seviyesine uygunluk 
  • Çalışanın rahat kullanabilmesi 
  • İşin niteliğine göre dayanıklılık 
  • Hijyenik kullanım kolaylığı 
Çalışan Eğitiminin Rolü 

Gürültü riskine karşı önlemlerin etkin olabilmesi için çalışanların bilinçlendirilmesi şarttır. Eğitimler; gürültünün zararları, korunma yöntemleri ve kişisel koruyucu donanım kullanımı gibi konuları kapsamalıdır. 

Bu sayede alınan tedbirlerin etkinliği artar ve işyerinde güvenlik kültürü güçlenir. 

Share your love